SEMERKANDÎ, Muhammed b. Yûsuf - TDV İslâm Ansiklopedisi

SEMERKANDÎ, Muhammed b. Yûsuf

محمّد بن يوسف السمرقندي
Müellif: AHMET ÖZEL
SEMERKANDÎ, Muhammed b. Yûsuf
Müellif: AHMET ÖZEL
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2009
Erişim Tarihi: 01.12.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/semerkandi-muhammed-b-yusuf
AHMET ÖZEL, "SEMERKANDÎ, Muhammed b. Yûsuf", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/semerkandi-muhammed-b-yusuf (01.12.2024).
Kopyalama metni

Hayatına dair yeterli bilgi yoktur. Hüseynî nisbesi bazı kaynaklarda ve kütüphane kayıtlarında Hasenî şeklinde zikredilmektedir. Biyografisi hakkında bilgi içeren eserlerde ilim ve ahlâkından övgüyle söz edilmekte, devrinin önde gelen müctehid âlimlerinden olduğu ve soyu Hz. Hüseyin’e ulaşan bir aileden geldiği belirtilmektedir. Kendisiyle ilgili sınırlı mâlûmattan 535 (1141) yılında hacca gitmek üzere seyahate çıktığı, bir süre Bağdat’ta kaldığı ve 543’te (1149) memleketine döndüğü, ulemâya dil uzattığı ve 556’da (1161) hapiste öldüğü anlaşılmaktadır. Bir kısım eserlerde “şehid” olarak anılması da bu sebeple olmalıdır. Kâtib Çelebi bazı yerlerde ölüm tarihini 656 (1258) olarak kaydederse de (, II, 1697, 1921) diğer yerlerde 556 diye vermektedir (a.g.e., I, 565, 571; II, 1813). Müellifin el-Câmiʿu’l-kebîr’i 548 (1153) ve el-Mülteḳāt’ı 549 (1154) yılında yazmış olması da (a.g.e., I, 571; II, 1813; M. Mutî‘ el-Hâfız, II, 209-210) 656 (1258) tarihinin yanlış olduğunu göstermektedir. Semerkandî el-Mülteḳāt adlı eserinde (s. 454) Kadı Mahmûd b. Abdülazîz’den hocası diye söz etmekte olup bu zat meşhur Kādîhan’ın dedesidir. Kureşî, Semerkandî’nin Muhammed b. Ca‘fer el-Becelî’den rivayette bulunduğunu söyler (el-Cevâhirü’l-muḍıyye, III, 110).

Eserleri. 1. el-Fıḳhü’n-nâfiʿ (en-Nâfiʿ fi’l-fürûʿ). Hanefî ulemâsı arasında meşhur olan muhtasar bir fıkıh kitabıdır. Hacminin küçüklüğüne rağmen bütün fıkıh konularını kapsaması, Kitap ve Sünnet’ten istidlâllere önem verilmesi ve birçok konuda Hanefî ve Şâfiî mezheplerinin görüşlerinin karşılaştırılması bakımından önem taşır. Daha sonraki Hanefî literatüründe yapılan atıflar yanında birçok yazmasının günümüze ulaşması, Ebü’l-Berekât en-Nesefî gibi tanınmış bir âlim tarafından şerhedilmesi esere verilen önemin bir göstergesidir. el-Fıḳhü’n-nâfiʿ, Riyad Muhammed b. Suûd Üniversitesi’nde İbrâhim b. Muhammed b. İbrâhim tarafından doktora tezi olarak neşre hazırlanarak yayımlanmıştır (I-III, Riyad 1421/2000). Eseri İbnü’l-Fasîh nazma çevirmiş (Kureşî, I, 204), Hamîdüddin Ali b. Muhammed ed-Darîr el-Buhârî şerhetmiş (Leknevî, s. 125; yazma nüshası için bk. Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 858), daha sonra onun isteği üzerine (, II, 1922; , III, 130) talebesi Ebü’l-Berekât en-Nesefî kitabı önce el-Müstevfâ adıyla şerhetmiş, ardından bunu el-Müṣtasfâ mine’l-Müstevfâ adıyla ihtisar etmiştir. Bu özet şerhin birçok yazma nüshası günümüze ulaşmıştır (Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 1841, 1842; İzmir Millî Ktp., nr. 601, 617; İÜ Ktp., AY, nr. 3085; Beyazıt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 2469). Kâtib Çelebi ve Brockelmann el-Fıḳhü’n-nâfiʿ üzerine yapılan diğer bazı şerhlerden söz ediyorsa da (, II, 1922; GAL Suppl., I, 655; ayrıca bk. , I, 85) bunların doğruluğu teyit edilememiştir.

2. el-Câmiʿu’l-kebîr fi’l-fetâvâ (Câmiʿu’l-fetâvâ). Kâtib Çelebi’nin muteber bir kitap olduğunu kaydettiği eserin (, I, 565) çeşitli nüshaları mevcuttur (Manisa İl Halk Ktp., nr. 801-804; Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriye, nr. 2558; Melik Suûd Üniversitesi Ktp., Riyad, nr. 1827 M).

3. el-Mülteḳāt fi’l-fetâva. Müellifin bir önceki kitaptan seçmelerle meydana getirdiği eser Hanefî fukahası arasında meşhur olup özellikle İbn Nüceym el-Baḥrü’r-râʾiḳ ve İbn Âbidîn Reddü’l-muḥtâr’da sıkça atıfta bulunmuştur. Çok sayıda yazma nüshasının günümüze ulaşması da eserin gördüğü rağbetin bir işareti olmalıdır (meselâ bk. Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 1000, 1001; Lâleli, nr. 1165; Şehid Ali Paşa, nr. 975; Yenicami, nr. 575). Klasik fıkıh kitaplarının tertibine göre düzenlenen eserde her başlık altında konular bütün halinde ele alınmayıp ihtiyaç duyulan hususlar kısa hüküm cümleleri şeklinde kaydedilmiş, bu arada delillere yer verilmemiş, zaman zaman Hanefî mezhebi imamları ile daha sonraki ulemâya atıflar yapılmıştır. Mahmûd Nassâr ve Seyyid Yûsuf Ahmed’in yaptığı neşir (Beyrut 1420/2000) ilmî bir özellik taşımamaktadır. Kitap Celâlüddin Mahmûd b. Hüseyin el-Üsrûşenî tarafından yeniden düzenlenmiş olup yazmaları Tecnîsü mesâʾili’l-Mülteḳāt (Süleymaniye Ktp., Cârullah Efendi, nr. 596, 598) ve Tertîbü’l-Mülteḳāt (Süleymaniye Ktp., Hamidiye, nr. 585) adıyla kaydedilmiştir.

Semerkandî’nin kaynaklarda adı geçen diğer eserleri de şunlardır: el-Ḳānûn fî fürûʿi’l-Ḥanefiyye, Meṣâbîḥu’s-sübül fî fürûʿi’l-Ḥanefiyye, el-Menşûr fî fürûʿi’l-Ḥanefiyye, el-İḥḳāḳ, Fetḥu’l-ġalaḳ fi’t-tevḥîd, Ḫalâṣü’l-müftî fi’l-fürûʿ.


BİBLİYOGRAFYA

Muhammed b. Yûsuf es-Semerkandî, el-Fıḳhü’n-nâfiʿ (nşr. İbrâhim b. Muhammed b. İbrâhim el-Abbûd), Riyad 1421/2000, neşredenin girişi, I, 13-36.

a.mlf., el-Mülteḳāt fi’l-fetâva’l-Ḥanefiyye (nşr. Mahmûd Nassâr – Seyyid Yûsuf Ahmed), Beyrut 1420/2000, s. 454.

Ebû Tâlib el-Mervezî, el-Faḫrî fî ensâbi’ṭ-Ṭâlibiyyîn (nşr. Mehdî er-Recâî), Kum 1409, s. 103-104.

, I, 204; II, 710; III, 110, 409, 426.

İbn Kutluboğa, Tâcü’t-terâcim fî ṭabaḳāti’l-Ḥanefiyye (nşr. M. Hayr Ramazan Yûsuf), Dımaşk 1413/1992, s. 229-230, 338, 339.

, I, 565, 571, 717; II, 1313, 1386, 1574, 1697, 1813, 1861, 1921-1922.

, s. 125, 219-220.

, III, 97, 130.

, I, 475; , I, 655-656.

, II, 168.

, I, 85; II, 94.

M. Mutî‘ el-Hâfız, Fihrisü maḫṭûṭâti Dâri’l-kütübi’ẓ-Ẓâhiriyye: el-Fıḳhü’l-Ḥanefî, Dımaşk 1401/1980-81, I, 251; II, 76-77, 170, 209-210.

, VII, 149.

Ahmet Özel, Hanefi Fıkıh Âlimleri, Ankara 1990, s. 52.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2009 yılında İstanbul’da basılan 36. cildinde, 479-480 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER