YENİ MECMUA - TDV İslâm Ansiklopedisi

YENİ MECMUA

Müellif: ALİM KAHRAMAN
YENİ MECMUA
Müellif: ALİM KAHRAMAN
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2013
Son Güncelleme Tarihi: 05.11.2018
Erişim Tarihi: 01.12.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/yeni-mecmua
ALİM KAHRAMAN, "YENİ MECMUA", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/yeni-mecmua (01.12.2024).
Kopyalama metni

İstanbul’da Yeni Mecmua adıyla biri Mehmed Talat, diğeri A. Cemal tarafından iki ayrı dergi çıkarılmıştır. Bunlardan ilki, Ziya Gökalp’in öncülüğünde İttihat ve Terakkî Cemiyeti’nin maddî desteğiyle 12 Temmuz 1917’de haftalık olarak yayımlanmaya başlanmıştır. Sahibi ve sorumlu müdürü İttihat ve Terakkî’nin önde gelenlerinden ve “Küçük Talat” olarak bilinen Mehmed Talat (Muşkara) görünürse de parti derginin yayınına doğrudan müdahale etmemiştir. Yayın periyoduna büyük oranda uyularak altmış altı sayı çıkarılan dergi, I. Dünya Savaşı’ndan başarısızlıkla çıkan İttihat ve Terakkî’nin düşüşü ve Mondros Mütarekesi’nin ardından 26 Ekim 1918’de kapanmış, derginin yönetimini üstlenen Ziya Gökalp tutuklanarak Malta’ya sürülmüştür. 1 Ocak 1923’te Falih Rıfkı’nın (Atay) yönetiminde 67. sayıdan itibaren on beş günlük periyotlarla tekrar yayın hayatına dönen dergi uzun ömürlü olamamış ve 20 Aralık 1923’teki 90. sayısıyla yayımına son verilmiştir. Türkçülük ve milliyetçilik görüşüne bağlı olan dergi devrin ilim, fikir ve edebiyat adamlarını etrafında toplamış, başlığının altında yer alan “ilim, sanat ve ahlâka dair haftalık mecmua” ibaresi doğrultusunda seviyeli bir yayımcılık ortaya koymuştur. Ziya Gökalp’in de arzusuyla ilmî konular herkesin anlayabileceği bir dil ve üslûpla kaleme alınmaya çalışılmıştır. Sosyoloji, edebiyat, tarih gibi alanlarda yazısına sıkça rastlanan Ziya Gökalp başta olmak üzere Köprülüzâde Mehmed Fuad, Ahmed Refik (Altınay), Necmeddin Sâdık (Sadak) gibi isimler derginin yayın politikasının belirlenmesinde de etkili olmuştur. Yahya Kemal (Beyatlı) daha hazırlık aşamasından itibaren Gökalp’i desteklemiş, dergiye “mecmua” adını o teklif etmiş, Gökalp bu ada “yeni” sıfatını eklemiştir.

Geniş bir yazar kadrosu bulunan dergide yazılar “Hafta Musahabesi”, “İçtimâiyat”, “Edebiyat Musahabesi”, “Tarih”, “Fikir Hayatı”, “Edebiyat Tarihi”, “Târîh-i Sanat”, “Mûsikî”, “Mimari” gibi üst başlıklarla yayımlanmıştır. Daha çok “İçtimâiyat” başlığıyla yazan Gökalp dergiye, Türkçü bir görüşle Türk kültür ve medeniyetinin dününü ve bugününü ele alan çok sayıda yazı yazmıştır. Daha sonra Türkçülüğün Esasları’nı oluşturacak fikirlerinin bir bölümü ilk defa bu yazılarda ortaya konmuştur. Ahlâk konusunu “şahsî” ve “aile ahlâkı” gibi başlıklar altında inceleyen seri yazıları çıkmış, bir yazısına başlık yaptığı “Halkçılık” sosyolojik bir içerikle ilk defa gündeme gelmiştir. Bunların yanında “İhtilât ve İçtimâ”, “İçtimaî Mezhepler ve İçtimâiyat”, “Hilâfetin İstiklâli” gibi dikkati çeken yazılar kaleme almıştır. Köprülüzâde Mehmed Fuad, “Bizde Millî Tarih Yazılabilir mi?” gibi bazı yazıları yanında asıl Türk edebiyatını tarihî devirlere yayılmış geniş bir yelpaze içinde inceleyen çok sayıda çalışması yayımlanmıştır. Köprülüzâde edebiyata ve edebiyat tarihine ait konuları “Bâkî”, “Melîhî”, “Ahî”, “Şeyh Galib”, “Nigâr Hanım” gibi şahıs merkezli; “Bizde Mersiye ve Mersiyeciler”, “Koşma Tarzı” gibi türler; “Millî Edebiyat”, “Edebiyatta Marazîlik”, “Türkler’in Acem Edebiyatına Tesirleri” gibi meseleler; “Osmanlı Edebiyatının Başlangıcı”, “Fatih Devrinde Edebî Hayat” gibi dönem merkezli olarak ele almıştır. Necmeddin Sâdık savaş gibi aktüel konuları da göz önünde bulundurduğu yazılarında daha çok terbiye, eğitim ve ahlâk meselelerini işlemiştir. Tarihî konulardaki yazılarıyla öne çıkan isim Ahmed Refik (Altınay) olmuştur. Edirne, Musul, Alaşehir gibi şehirleri; Naîmâ, Hoca Sâdeddin, Râşid, Selânikli Mustafa Efendi gibi Osmanlı; Ranke, Treitschke, Michelet gibi Batılı tarihçileri; ayrıca İstanbul’un vâlide camileri, Sultan III. Ahmed çeşmeleri, Bağdat Köşkü gibi tarihî yapılarla ilgili yazıları yanında “Mâzide Bahar Seyranları”, “Sâdâbâd”, “Bizanslılar Devrinde Büyükada” gibi farklı konularda da yazmıştır. Yahya Kemal Paris’ten döndükten sonra şiirlerini topluca ilk defa Yeni Mecmua’da “Bulunmuş Sayfalar” üst başlığıyla yayımlamıştır. “Bir Sâkî”, “Mâhurdan Gazel”, “Şerefâbâd”, “Nazar”, “Şarkılar”, “Telâki”, “Abdülhak Hâmid’e Gazel”, “Özleyen”, “Tahmîs-i Manzûme-i Hümâyun”dan oluşan bu şiirler daha sonra Eski Şiirin Rüzgârıyle kitabında yer almıştır. Ali Canip (Yöntem) estetik konularındaki birkaç yazısı yanında bazı şiirlerini de yayımlamıştır. Şiirleriyle dergide görünen belli başlı diğer isimler arasında Faruk Nafiz (Çamlıbel), Halit Fahri (Ozansoy), İbrahim Alâeddin (Gövsa) ve Orhan Seyfi’den (Orhon) başka Ahmed Cevat, Âkil Koyuncu, Hakkı Süha (Gezgin), Halil Nihat (Boztepe), İhsan Mukbil, Mehmed Fuad Köprülü (M. F. rumuzuyla), Yahya Saim (Ozanoğlu), Ali Ekrem (Bolayır) ve Ziya Gökalp de bulunmaktadır.

Derginin ikinci döneminde Ahmed Hâşim “Bir Ağaç Karşısında”, “Gurebâhâne-i Laklakan” yazıları yanında “Karanfil”, “Satırlar” ve “Gece” şiirleriyle dergide yer almıştır. Yine bu dönemde Necip Fazıl (Kısakürek) “Allah”, “Sevgilim”, “Çılgın”, “Kitâbe”, “Yegâne”, “Sarhoş”, “Derbeder”, “Yârin Sesi” başlıklı ilk şiirlerini çıkarmıştır. Hikâye türünde en fazla eseriyle dergiye katılan isim Ömer Seyfeddin’dir. Bu hikâyeler arasında “Falaka”, “Ferman”, “Üç Nasihat”, “Kütük”, “Pembe İncili Kaftan”, “Başını Vermeyen Şehid”, “Topuz” gibi konusunu tarihten alanlar bulunmaktadır. Yazar “Yalnız Efe” adlı uzun hikâyesini de burada yayımlamaya başlamıştır. Refik Halit (Karay), “Lisana Hürmet”, “Yazıya Hürmet”, “Mizahta Ehliyet”, “Harp Zengini”, “Sinema Derdi” gibi yazıları yanında “Şaka”, “Yatır”, “Koca Öküz”, “Şeftali Bahçeleri”, “Yatık Emine” gibi sonradan Memleket Hikâyeleri’ne alacağı hikâyeleriyle dergiye katılır. Hüseyin Rahmi (Gürpınar), Yakup Kadri (Karaosmanoğlu), Mustafa Nihat (Özön) bir veya birkaç hikâyesiyle görünen belli başlı diğer isimlerdir. Dergide Anatole France, Ivan Turgenyef, Leon Tolstoy, Maksim Gorki gibi hikâye ve romancılarla Goethe, Rousseau, Friedrich Schiller, R. Tagore gibi şair ve yazarların eserlerinden örnek çevirilere de yer verilmiştir. Fevzi Lütfi (Karaosmanoğlu) eleştiri, Avram Galanti (Bodrumlu) dil, Ağaoğlu Ahmet Rus edebiyatı, Tekinalp (Moiz Kohen) siyasî ve içtimaî konularda yazmış, Rauf Yektâ, Mûsâ Süreyyâ mûsiki, Mimar Kemâleddin mimari yazılarıyla dergiye katılmıştır. Kâzım Şinasi (Önol), Hüseyin Namık (Orkun), Halim Sabit (Şibay), Hamdullah Suphi (Tanrıöver) dergide yazan diğer isimlerdir. Tefrika edilen eserler arasında Halide Edip’in (Adıvar) Mev‘ud Hüküm romanı, Yakup Kadri’nin Erenlerin Bağından adlı denemeleri, Ahmed Râsim’in Meşrutiyet Tarihi-Mukaddemat’ı yanında İlyada (Leconte de Lisle), Beyaz Geceler (Dostoyevski) gibi çeviri eserler de bulunmaktadır. Dostoyevski’nin Ölüler Evinin Hatıraları adlı eserinin çevirisi derginin ilâvesi olarak verilmiştir. Dergi biri Çanakkale muharebeleri (1334 r./1918), diğeri Bursa için (1 Mayıs 1923, nr. 75) iki özel sayı hazırlamıştır. Çanakkale özel sayısının yeni harflerle iki ayrı baskısı yapılmıştır (haz. Muzaffer Albayrak, İstanbul 2006; haz. Ayhan Özyurt – Murat Çulcu, İstanbul 2006). Genellikle orta sayfada olmak üzere dergide fotoğraf ve resim gibi çok sayıda görüntü malzemesine de yer verilmiştir. Yeni Mecmua üzerine Bilal Kırımlı, Sebahattin Küçük, Zehra Yamaç gibi araştırmacılar yüksek lisans tezi hazırlamıştır.

Yeni Mecmua adıyla çıkan ikinci derginin ilk sayısı 5 Mayıs 1939’da yayımlanmıştır. Sahibi A. Cemal, mesul müdürü M. Faruk’tur. Derginin 12 Ağustos 1941’de çıkan 120. sayısından sonra bir süre daha yayımını sürdürdüğü anlaşılmaktadır. Dönemin magazin dergileri formatında bol fotoğraflı çıkarılan derginin fikir, sanat, edebiyat ve tarih alanlarında Peyami Safa, Nurullah Ataç, Sait Faik Abasıyanık, Kenan Hulusi Koray, Hakkı Süha Gezgin, Ömer Rıza Doğrul, Mahmud Yesâri, Sermet Muhtar Alus, Selâmi İzzet Sedes, Vâlâ Nurettin (Vâ-Nû), Nizamettin Nazif Tepedelenlioğlu, Refik Halit Karay gibi isimlerin bulunduğu yazı kadrosuna röportajlarıyla Hikmet Feridun Es, çizgileriyle Ramiz Gökçe ve Ratip Tahir Burak gibi imzalar da katılmıştır. Peyami Safa “Haftadan Haftaya”, Nurullah Ataç “Münekkit Gözüyle” başlıkları altında yazılar yazmış, Sermet Muhtar Alus, seri halinde devam eden yazılarında eski İstanbul’un gündelik hayatını ve bazı âdetlerini konu edinmiştir. Hakkı Süha Gezgin’in “Edebî Portreler” başlığı altında çoğu dönemin yaşayan şair ve yazarlarının ele alındığı yazıları ilgi uyandırmış, bazı tartışmalara da yol açmıştır (bu yazılar Edebî Portreler adıyla Beşir Ayvazoğlu tarafından 1997’de kitap haline getirilmiştir). Tefrika yazılar arasında Refik Halit’in “Sürgün”, Peyami Safa’nın (Server Bedi imzasıyla) “Kanlı Güller”, Sait Faik’in “Medârımaîşet”, Vâ-Nû’nun “Vurgun Peşinde” romanlarıyla Mehmet Zeki Pakalın’ın “Tanzimat’tan Cumhuriyete Kadar Sadrazamlar”ı da yer almaktadır. Sait Faik Abasıyanık, Kenan Hulusi Koray, Server Bedi, Refik Halit Karay hikâyeleriyle dikkat çeken imzalardır. Bir süre yazılarıyla dergiye katılan Necip Fazıl Kısakürek’in “Senfoni” (Çile) şiiri şairin yeni eseri olarak önce kendisiyle yapılan bir röportajla tanıtılmış, üçüncü sayıdan itibaren dört bölüm halinde arka arkaya yayımlanmıştır. Mahmud Yesâri ve Refik Halit Karay bazı yazılarında matbuat hatıralarından söz etmiştir. Ömer Rıza Doğrul “Mehmet Âkif”, “Ubeydullah Efendi”, “Galile”, “Tolstoy”, “Mûsâ” gibi çoğu “kitleleri sürükleyen büyük dehalar”ı konu alan, Nurullah Berk Türk süsleme sanatlarından bahseden ya da “asker ressamlar” başlığını taşıyan sanat yazılarıyla dikkat çekmektedir. İbnülemin Mahmud Kemal, Refik Halit Karay, Halit Ziya Uşaklıgil, M. Fatin Gökmen, Yakup Kadri Karaosmanoğlu kendileriyle röportaj yapılan yazar ve bilim adamlarıdır. Bunlara Manisa Tarzanı gibi bazı renkli simalar da eklenebilir. Dergide dikkat çeken diğer yazılar arasında Sabiha Zekeriya Sertel ve Eşref Edip’in (Fergan) “Fikret-Âkif Davası Nedir?”, Adnan Giz’in “Türk Tarih ve Edebiyatında Londra” yazılarıyla Kaya Bilgegil’in “Güz” şiiri sayılabilir. “Bir Roman”, “Haftanın Kitapları” gibi köşeler yanında sinema ve tiyatroya ayrılan sayfalar da bulunmaktadır. Münir Nurettin Selçuk’un oynadığı “Allah’ın Cenneti”, “Kahveci Güzeli” ile Mahmud Yesâri’nin bir eserinden çekilen “Akasya Palas” filmleri bu sayfalarda tanıtılmıştır.


BİBLİYOGRAFYA

Yahya Kemal Beyatlı, Siyâsî ve Edebî Portreler, İstanbul 1986, s. 17-19.

Sebahattin Küçük, “Yeni Mecmua Üzerine Bir İnceleme”, Türklük Bilimi Araştırmaları, sy. 7, Sivas 1998, s. 191-211.

Necdet Ekinci, “İkinci Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e Geçiş Sürecinde Bilimsel Türkçülük Çabalarına Bir Örnek: Yeni Mecmua”, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, sy. 11, İstanbul 2001, s. 137-162.

“Yeni Mecmua”, , VIII, 584-585.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2013 yılında İstanbul’da basılan 43. cildinde, 428-430 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız. Bu madde en son 05.11.2018 tarihinde güncellenmiştir.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER